Değerli dostlar; Yıllardır memleketimin tarihi ve doğal güzelliklerini,kültür hazinelerini ,insan hikayelerini gerek gezerek , gerek tanıklardan dinleyerek en fazla da değerli mahalli tarih araştırmacılarımızın eserlerinden yararlanarak kendi sosyal medya sayfamda yazmaya çalışıyorum.
En az sevdiğimiz ,en az yaptığımız şey yazmak.Geçmişi araştırdığımızda hep birer belge arar dururuz.Bu belgeleri araştırıp önümüze koyan çok değerli tarihçilerimize özellikle de mahalli tarih araştırmacılarımıza hep saygı duymuşumdur.Geçmişimize ışık tutmak o kadar da kolay değil çünkü… ’Gezgin Gözüyle’
Ben de yazıma 1611-1682 yılları arasında yaşamış o zamanın Osmanlı coğrafyasını gezmiş, yörelerle ilgili notlar almış gezginlerin piri Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde Giresun’la ilgili bilgilerle başlamak istedim:Evliya Çelebi eserinde Giresun hakkında şu bilgileri vermektedir: ‘’İstanbul Konstantini’nin yapısıdır.Sonra(Uzun Hasan Sultan)ın eline girmiş ise de,yine Ceneviz Frengi istila etmiştir.Sonra Fatih zamanında musahip Mahmut Paşa eliyle zaptolunmuştur…
Deniz kıyısında Canik ile Trabzon arasındadır.Burası Ceneviz Frenginin elinde iken mâmur bir şehir imiş.Hâlâ o zaman yapılarının eserleri görünür.Fakat Giresun şimdi o kadar büyük bir şehir değildir.Çarşı içinde camileri,mescidleri,han,hamam,çarşı ve pazarları vardır.Kalesi deniz kıyısındadır.Bağ ve bahçelerinde meyveleri çoktur.Liman âlâ demir tutar yataktır.Fakat batı rüzgârında biraz sıkıntı olur…Limanın batı tarafında bir küçük adası vardır.Nice kereler Kazaklar o adanın arkasına şaykalarını(küçük bir savaş gemisi)saklayıp karadan asker dökerek bu şehirden bol para almışlar,şehri ateşe yakmışlardır.Çünkü kalesi şehri koruyamaz.Bu şehir Trabzon eyaletine tâbi olmakla Ömer Paşa askerinden nice nice denizden bıkarak kara yoluyla giderler.(Evliya Çelebi:Seyahatname,Zuhurî Danışman Derlemesi cilt 3 s.80) .
Yüzlerce yıl önce yazılmış bu çalışmalar ilgimizi çekmeye devam etmektedir.Bizler de yaşadığımız döneme ya da geçmişe ait notlar,günlükler tutarak yaşlı insanlarla sohbet edip kayıt altına alarak gelecek nesillere güzel bir miras bırakabiliriz.
Yaşadığımız yörenin kültürüne ait bulabileceğimiz en küçük bir tarihi belge araştırmacılar için birer hazinedir.Ayrıca elimizde bulunan geçmişe ait bilgi,belge,foto ne varsa yayınlayıp genç kuşakların bilgisine sunup onların yararlanmasını sağlamak aynı zamanda bir sorumluluğumuz olmalıdır. Benim de başıma bu zor sorumluluğu saran Haber Espiye koordinatörü arkadaşım Şakir Sezer’e teşekkür ediyor, tüm dostlarıma bol okumalı ve araştırmalı günler diliyorum. Dursun YILDIRIM