‘’Ha kutuplarda bir Eskimo genci
Ha Yeniköy’de bir Ekinci…
Ben bir garip Alucralı’yım
Selim Ağa çeşmesinin başında
Çalıştım da kazandım,
Haram yoktur kursağımda… ''
100 yıl öncesi Alucra ilçesinin Tirebolu yaylalarına bakan köylerinden kalkıp göç etmişler buralara… ’Tirebolu’nun taşı toprağı altın’misali gelip yerleşmişler önce Tirebolu’ya sonra Espiye ve de memleketin her tarafına ...
Demirözü(Eşgüne),Aydınyayla(Görana),Kaledibi’nden.Vaktiyle bu köylerde buğday,arpa gibi tahıl ekerek çiftçilik yaparak geçindikleri için buralara gelince EKİNCİ denmiş kendilerine.(Önceleri yatak yorganları sırtlarında yaya olarak gelip mevsimlik işçilik yapmışlar,kışın çalışıp bahar başlarında tekrar köylerine dönmüşler.Sonraları yavaş yavaş buralara yerleşmişler.)…
Tirebolu ve civarında onlara konulan’ Ekinci’lakabı onlara biraz ağır mı gelmiş diyelim,sanki kendilerini dışlanıyormuş gibi hissetmişler.Buğday,ekin nimet demek.Bence bu güzel insanları anlatan en yüce lakap olarak düşünüyorum…Buralara gelmesine gelmişler ancak onlara ne toprak var,ne de buraların taşı toprağı altın.Karadeniz’in kumundan,çakılından başka bir şey yok.Nasıl geçinirler?Nesilleri genç olduğundan hızla artan nüfuslarını nasıl bakarlar?Balıkçılığı da bilmezler.Köydeki ekinleri taşıdıkları sepetleri asmışlar sırtlarına,çıkmışlar çarşıya.Hepsi iri cüsseli,kuvvetli yayla çocukları.Sağlam,mert insanlar.Gerekirse Ayana dağının suyunu çıkaracaklar,ekmeklerini kazanacaklar,çocuklarına bakacaklardı.Artık köylerine geri dönmek onlar için cepheden kaçmakla eşdeğerdi.Erzurum’dan gelmiş Esed dayının yanında çalışmaya başlarlar.Gemilerle gelen yükleri,eşyaları boşaltıp taşırlar.Az da olsa alın teri ile para kazanmaya başlayıp çoluk çocuklarına bakarlar.
Zamanla bir kısmı Espiye’ye gelir, önceleri bağ, bahçe,tirizme,inşaat gibi en ağır işlerde çalışırlar.(Espiye’ye ilk gelenlerden biri de Amerikalı lakaplı kayınpederim Mustafa Sarıyer’dir.Espiye Fiskobirlikte çalışmaya başlar.Ailesi haftada bir kayıkla Tirebolu’dan Espiye’ye gidip gelmektedir.Sonraki yıllarda Espiye’ye taşınmışlardır.)Artık bu insanlar’Tirebolu ve Espiye’yi sırtında taşıyan,ayağa kaldıran’kahramanlardır.Kimin yükü taşınacak olsa ordadırlar.Kim ev yaparken gerekli olan çakıl,kum,tuğla taşınacağı zaman yine ordadırlar.Emeklerinin karşılığını alırken pazarlık etmezler, gönlünüzden ne geçerse kabul ederler.Kolay değildi böyle ağır yüklerin altına girmek.Bu işlerde çalışanların çoğu bel fıtığı,felç gibi hastalıklarla geçirdiler geri kalan ömürlerini.Ancak hiç biri şikayet etmedi bu durumlarından aileleri,çocukları ve gelecekleri adına…’’Sonraki yıllarda yöre insanıyla etle tırnak gibi birbirine kaynaştı bu insanlar.Hısım,akraba oldular.Sırt sırta omuz omuza yaşam mücadelesi vermeye devam ediyorlar…Espiye’de tanıdık simalar vardı.Birer birer ebediyete intikal ettiler.Mustafa Mertek(imam Mustafa),Hasan Çıtlak,Osman Mertek,Cıba Mustafa,İplikçi Cöge Mehmet,Fazlı Mertek,Kayınpederim Mustafa Sarıyer(Amerikalı),Tehlike Cemal,Muzaffer Gedük,Galip Eşgünoğlu, Ali Osman Ok,Zihni Perçin,Çapkın Osman,Niyazi Eşgünoğlu,Raşit Demiröz,Uzun Hasan Mertek’,Alucra yolunun efsane şoförü cipçi Mehmet ve eşleri..O emektar insanların çileli yaşamları şimdi çok gerilerde ve anılarda kaldı.. Kaynakça:Geçmişten günümüze Giresun ili Alucra ilçesi Eşküne(Demirözü)Köyü/Hayati Almaoğlu