Her seçmen aynı mülahazalarla rey vermez… Kimi manevi düşünce ve beklentilerle, kimi maddî ve dünyevî sıkıntı ya da beklentilerle, kimi siyasî ve fikrî düşüncelerle rey kullanır… Özellikle mahalli seçimlerde (genel seçimlerin aksine) parti liderlerinden ziyade mahalli adayların hizmet noktasında ehliyet ve liyakati, seçmenle olan beşeri münasebetleri, adayları kimlerin tavsiye ve telkin ettiği gibi vasıflar seçmenin rey vermesinde etkili olur. Özellikle belediye başkanlığında “adayları kimlerin tavsiye ve telkin ettiği” kriteri büyük önem arz eder. Zira günümüz siyasetinde bilinen (istisnası olmakla beraber) genel bir kanaat hâkim: Seçilen bir kişi, kendinin seçilmesini sağlayan seçmenlerden ziyade aday gösterilmesine vesile olan kişilere minnet duygusuyla bağlı kalırlar… Seçmenin beklentilerine cevap vermekten ziyade, kendini aday gösterenlerin beklentilerine cevap vermeyi tercih ederler. Seçildiklerinde adeta kendilerini aday gösterenlerin emir kulu görürler. Seçilenler kendi benliklerini kaybeder, kendilerini aday gösterenlerin benliğine bürünürler.
Günümüzde bu durumu iyi çözen seçmen; rey verirken adaydan ziyade onları aday gösterenlerin şahsiyetine göre tercih yapar hale gelmiştir. Artık seçmen gayet iyi biliyor ki; “ben bu adaya rey verirsem onu değil, onu aday göstereni seçmiş olacağım!.. Belediye başkanı bu aday değil, onu aday gösteren şahsiyet olacaktır!” Dolayısıyla mahalli seçimlerde adayların sevilip sevilmemesi kadar, onları aday gösterenlerin de sevilip sevilmemesi önemli bir faktördür.
* * *
Diğer yanda; dün herhangi bir partiye manevi düşünceler ve beklentilerle rey vermiş olan bir seçmen, bugün o beklentilerine cevap bulamadığı gerekçeleriyle kararsız hale gelmiş ise; maddî ve dünyevi taahhütler o seçmenin kararını olumlu yönde etkilemeye pek kâfi gelmez. Keza maddî ve dünyevi beklentilerle rey veren bir seçmene, manevi telkinler pek fayda vermez. Kararlı seçmen, zaten kararını vermiştir. Bu saatten sonra onları parti ve aday taahhütleri pek etkilemez. Önemli olan kararsız seçmenin kararını etkileyecek ve onları ikna edecek yeni projelere ve söylemler gereklidir.
* * *
31 Mart seçiminin galibi ve kahramanı kararsız seçmenler olacaktır! Bu seçimin kaybedeni; yanlış adaylarda ısrar eden vesayetçi dayatmacılar olacaktır.
Vesselam… Ahmed Çıtlakoğlu 11 Mart 2019 P.tesi / 04 Receb 1440